Vatandaşın Alım Gücü Yükseltilmeden Yapılan Faiz İndirimi Konut Sektörü İçin Yeterli Olur Mu? Gayrimenkul ve konut sektörü uzun süredir düşen faiz oranları nedeni ile sıkıntılı günler yaşarken kamu bankaları tarafından başlatılan 0.99 konut kredisi kampanyası adeta sektöre can suyu oldu. İnşaat sektörü konut stoku sorununu çözmek ve satışları arttırmak için özel bankaların da kredi faizlerini düşürmesini isterken vatandaşın alım gücünün de yükseltilmesi gerekiyor.
Ziraat Bankası, Halkbank ve Vakıfbank tarafından başlatılan 0.99 konut kredisi kampanyaları büyük yankı uyandırmaya devam ediyor. Ev sahibi olmak isteyen kişiler düşen faiz oranları ile tekrar alım için harekete geçmeye başlarken konut sektörü ise özel bankaların da faiz indirimi yarışına dahil olmasını istiyor. Konut Satışları Artıyor Ancak Alım Gücünün Desteklenmesi Gerekiyor Konu hakkında Ekonomist Dergisi'nde özel bir makale yayımlayan Okhan Karaca tek başına faiz indirimi yapılmasının yetersiz olduğunu savunarak konut stokunun hızla eritilebilmesi için mutlak suretle vatandaşın alım gücünün de desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Konut Satışları Artıyor Ancak Alım Gücünün Desteklenmesi Gerekiyor Konu hakkında Ekonomist Dergisi'nde özel bir makale yayımlayan Okhan Karaca tek başına faiz indirimi yapılmasının yetersiz olduğunu savunarak konut stokunun hızla eritilebilmesi için mutlak suretle vatandaşın alım gücünün de desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Karaca mevcut koşulda yapılan faiz indiriminin sadece alım gücü olan kişileri desteklediğini ve sınırlı bir artışa yol açabileceğini belirterek faiz indirimleri kadar vatandaşın alım gücünü destekleyecek hamlelere de ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi. Tüketimde beklenen artışın yaşanması için vatandaşın alım gücünün desteklenmemesi durumunda üretim ve yatırımın da artmayacağını belirten Karaca kontrolsüz yapılan faiz indiriminin bir süre sonra bu nedenle zarar veren bir yapıya bürünebileceğini belirtti. Faiz İndirimi Devam Ederse Dolar Kuru Yükselir Son günlerin en çok konuşulan konusu olan dolar kuru hakkında da bilgilendirmede bulunan Karaca yazısında "İşin kötüsü, faiz indiriminde aşırıya kaçılmasının satın alma gücünü daha da aşağıya çekecek bir süreci tetiklemesi olasılığı da var. Türkiye’nin daha önce defalarca yaşadığı gibi, faiz oranlarında zoraki indirimler genelde dövize olan talebi tetikleyip kurlarda yükselişe yol açıyor. Şu anda resesyonda olan ekonomide döviz ihtiyacı düşük olduğu için bu etki pek fazla gözlenmiyor. Ancak faizdeki düşüşün daha fazla zorlanması, durumu değiştirebilir. Kurlarda yeni bir sıçrama ise enflasyonu tekrar yükseltip satın alma gücünü daha da eritebilir" diyerek kritik bir değerlendirmede bulundu.
Kaynak: www.emlak365.com
